Süvari Kahvesi Nedir - Süvari Kahvesi Nasıl Yapılır? Yöresel Kahvelerden Süvari Kahve
Süvari Kahvesi Nasıl Yapılır?
Süvari kahvesinin pişirilme yöntemi, bildiğimiz klasik tarzda yapılan Türk kahvesinden çok farklı değildir. Sadece, genelde sade(şekersiz) olarak hazırlanır, çifte kavrulmuş Türk kahvesi kullanılır ve normal kahveye göre daha çok kaynatılır. Hazırlanan kahve klasik fincanlar ile değil, ince belli Türk çay bardağına dökülerek servis yapılır. Ayrıca, Süvari Kahvesi normal Türk kahvesi ile kıyaslandığında Süvari Kahvesinde çok daha az köpük olmaktadır.Süvari Kahvesi Yapmak İçin Malzemeler
- 1 çay bardağı su
- 1 tatlı kaşığı çifte kavrulmuş Türk kahvesi
Süvari Kahvesi Ölçüleri Nedir?
Süvari kahvesi yapmak isterseniz gereken ölçüler; 1 çay bardağı su, 1 tatlı kaşığı taze çekilmiş Türk kahvesi ve İsteğe göre 1 tatlı kaşığı toz şekerdir. Bu ölçü 1 kişilik sade süvari kahvesi yapımı için idealdir. Süvari kahvesinde genelde şeker kullanılmaz fakat kullananlar da vardır. Siz de isteğe göre kendiniz ekleyebilirsiniz.Süvari Kahvesi Yapımı - Evde Süvari Kahvesi Yapılışı
- Süvari kahvesi yapmak için ilk önce soğuk su, çifte kavrulmuş Türk kahvesi ve kullanıyorsanız toz şekeri bakır cezvenin içine alın.
- Cezveyi ocağın üstüne koymadan önce, bir kaşık yardımıyla malzemeleri güzelce karıştırın.
- Cezveyi ocağa alın ve ateş ayarını orta ayara getirin.
- Kahvemiz köpürene kadar yavaş yavaş karıştırın ve köpürdükten sonra karıştırmayı bırakın.
- Köpürmeye başlayan kahveyi, normal Türk kahvesine göre daha uzun süre pişirin.
- Pişen kahveyi, ince belli çay bardağına dökün ve fazla bekletmeden yanında lokum veya çikolata ile servis yapın.
Antakya Süvari Kahvesi Nedir - Antakya Süvari Kahvesi Nasıl Yapılır?
Kahvenin öyküsü Batı ülkelerinde 300 yıl öncesine dayansa da, asıl öykümüz Arap Yarımadası'nda çok eski zamanlarda başlıyor. Kahvenin kökeni Habeşistan olarak gösterilse de, zamanla kahve oradan Yemen'e geçmiş ve sonra da tüm Ortadoğu'ya yayılmış. Kahvenin Osmanlı İmparatorluğuna gelişi konusunda ise 2 hikaye var. Birincisine göre, 1554 yılında Suriyeli iki girişimci tarafından İstanbul'a getirilmiş. Diğer hikayeye göre ise, 1517 yılında Kanuni Sultan Süleyman'ın Yemen Valisi olan Özdemir Paşa, lezzetine hayran kaldığı kahveyi İstanbul'a getirmiştir. Böylelikle Yemen'den gelen kahve, saraya taşınmış.Kelime olarak Arapça "qahua(kahva)" dan gelen kahve, Türk kahvesi adını genel kanının aksine adını yapımında kullanılan kahveden değil pişirilme metodundan alır. Dünyanın en eski kahve pişirme şekli olan Türk kahvesi, kahveye olağanüstü bir lezzet katar. Telvesi ile beraber servis edilen tek kahvedir. Pişiriliş şekli yöreden yöreye farklılık gösterse de, her geçen gün il dışından gelen insanların içince tutku ile bağlandığı Antakya kahvesinin ikramıyla, pişirilişi ile kendine özgü kimliği ve geleneği ile adından sıkça söz ettirdiği malum.
Bizde bu yazımızda neden bu eşsiz tadın hayatımızın vazgeçilmezleri arasında olduğundan bahsetmeye karar verdik. Önemli olan kahvenin pişirilme ve sunum şekli dedik ya...
Antakya Kahvesi, burada diğer bildiğiniz kahvelerden farklı bir hal alıyor. Her şeyden önce, bildiğiniz Türk kahvesinden farklı olarak Antakya'da kahvenin köpüksüzü makbul. Kime sorsanız "-iyice kaynamışını severiz" diyor. Nefis bir aroması ve insanın damağında yer bırakan yoğun bir tadı var; çünkü çifte kavrulmuş.
Antakya Kahvesi, burada diğer bildiğiniz kahvelerden farklı bir hal alıyor. Her şeyden önce, bildiğiniz Türk kahvesinden farklı olarak Antakya'da kahvenin köpüksüzü makbul. Kime sorsanız "-iyice kaynamışını severiz" diyor. Nefis bir aroması ve insanın damağında yer bırakan yoğun bir tadı var; çünkü çifte kavrulmuş.
Çifte kavrulmuş olunca da, normal Türk kahvesinden daha sert ve koyu tonda olması kahve tiryakilerinin günün ilk saatlerinde ki tercih sebebi haline geliyor. Kahve çekirdeğinin çifte kavrulmuş olması, daha sert bir aroması olmasını sağlıyor. Sadece tadı değil kokusu da beni cezbetmeli diyorsanız, Antakya kahvesinin kokusu sizi baştan çıkarma yetecek kadar güçlü ve keskin. Şimdi sunum şekline gelelim.
1970 yıllarında Başbakan Bülent Ecevit, Türkiye'de kahve satışını yasakladıktan sonra güvenlik birimleri kıraathanelere kahve baskınına gelirlermiş. Kahvehane sahipleri de, kahveleri ufak poşetlere koyup önlüklerinde saklarlarmış. Fincanın yasak olmasından dolayı da, kahvenin cam bardağa koyulması ve bir baskın anında kahveyi içen müşterilerin bu kahveyi evimden getirdim demesi yasal olduğundan, polislerin bir yapamaması nedeniyle müşteriler artık cam bardaktan daha fazla zevk almaya başlar olmuş. Böylece kahve hem içim olarak hem de tutumu olarak cam bardakta sunulmaya ta bugüne kadar devam etmiş.
İster Antakya'nın sembolü haline gelmiş mekanlardan, Affan Kahvesi'nin tarihi dokusu içinize işlerken, ister serin suların kıyısında yüreğinize ferahlık katarken, isterseniz karış karış Antakya'yı dolaşıp bir mola verdiğinizde, muhakkak Antakya kahvesinin sizi cezbedici kokusunu takip edin. Kokusuyla, tadıyla, sunumuyla içinize işleyecek bu lezzet, emin olun ki keyfinize keyif katacak.
Antakya Süvari Kahvesinin Hikayesi
Bildiğiniz süslü püslü porselen fincanlarınızı bir kenara kaldırın. Çünkü Antakya kahvesi, ince belli dediğimiz cam bardaktan içiliyor. Neden cam bardak ya da yörede kullanan ismiyle Süvari dediğinizi duyar gibiyim. İşte cevabı...1970 yıllarında Başbakan Bülent Ecevit, Türkiye'de kahve satışını yasakladıktan sonra güvenlik birimleri kıraathanelere kahve baskınına gelirlermiş. Kahvehane sahipleri de, kahveleri ufak poşetlere koyup önlüklerinde saklarlarmış. Fincanın yasak olmasından dolayı da, kahvenin cam bardağa koyulması ve bir baskın anında kahveyi içen müşterilerin bu kahveyi evimden getirdim demesi yasal olduğundan, polislerin bir yapamaması nedeniyle müşteriler artık cam bardaktan daha fazla zevk almaya başlar olmuş. Böylece kahve hem içim olarak hem de tutumu olarak cam bardakta sunulmaya ta bugüne kadar devam etmiş.
İster Antakya'nın sembolü haline gelmiş mekanlardan, Affan Kahvesi'nin tarihi dokusu içinize işlerken, ister serin suların kıyısında yüreğinize ferahlık katarken, isterseniz karış karış Antakya'yı dolaşıp bir mola verdiğinizde, muhakkak Antakya kahvesinin sizi cezbedici kokusunu takip edin. Kokusuyla, tadıyla, sunumuyla içinize işleyecek bu lezzet, emin olun ki keyfinize keyif katacak.
Antakya Süvari Kahvesi Nasıl Yapılır? - Antakya Süvari Kahvesinin Yapılışı
Antakya Süvari Türk kahvesi, pişirme yöntemi olarak normal Türk kahvesi ile benzerdir. Sadece genellikle sade yani şekersiz olarak hazırlanır. Arzu edenler şeker ilave eder. Ayrıca Süvari kahve, normal Türk kahvesine kıyasla daha uzun süre kaynatılır. Böylece üzerinde çok fazla köpük bulunmaz.Antakya Süvari Kahvesi, çifte kavrulmuş kahve ve su ile yapılır. Sonrasında kahve fincanı yerine, ince belli klasik Türk çay bardağına doldurulur. Arzuya göre geleneksel lezzetlerimiz eşliğinde servis edilir.